GAZZE’DE KATLİAM VAR DA, SUDAN’DA YOK MU?
Emperyalist güç odaklarının yer altı ve yer üstü zenginliklerine göz diktikleri ülkelerde iç savaş çıkararak onları güçsüz ve muhtaç duruma düşürme projeleri ne yazık ki dün olduğu gibi bu günde devam etmektedir.
Sömürülen ve istikrarsızlaştırılan ülkelerin büyük kısmının Müslüman ülkeler olması elbette ki tesadüf değildir.
Gazze’de taş üstünde taş bırakmayan caniler şimdi Müslüman Sudan’da katliamlarını sürdürüyor.
Dünya geneline bakılınca muhtaç duruma düşürülen, katledilen, yerinden yurdundan edilen ve acı çeken hep Müslümanlar oluyor.
İşin ilginç yanı Müslüman kimliği altındaki tuzu kuru bazı ülkelerin bu kan içicilerle birlikte hareket etmeleridir.
Müslüman Yemen halkı, Müslüman geçinen Suudiler tarafından bombalanıyor. İsimleri Ahmet, Fatma, Muhammed olan çocuklar açlıktan ölüyor.
Sudan’da, Birleşik Arap Emirliklerinin para ve silah verdikleri Müslüman kimlikli Hazır Destek Kuvvetleri biçare Müslüman Sudanlıları acımasızca katlediyor.
Geçmişte pala ve satırlarla katliam yapan gözü dönmüş Hazır Destek Kuvvetleri şimdi BAE verdiği silahlarla hastanelerdeki hastaları bile gözlerini kırpmadan öldürüyor.
Çatışma alanının dışına çıkmak isteyen yüz bin civarındaki Müslüman, güvenli yerlere ulaşmak için yollara düşmüş açlık ve perişanlık içinde canlarını kurtarma derdindeler.
Sudan’da yaşananların dünya kamuoyunda yeteri kadar sahiplenilmemesi, Filistin için gösterilen heyecanın Sudan ve Yemen için gösterilmemesi işin ilginç yanı.
Yıllar önce Ruan’da da, Huti ve Tutsi kabilelerini satır ve palalarla birbirlerine kırdırıp milyonlarca insanın katledilmesini seyredenler, Sırp kasapların, Müslüman Boşnakları kesmesine göz yumanlar, Suudilerin, fukara Yemen’i bombardıman etmesine sessiz kalanlar bu gün altın ve uranyum yataklarının zenginliği ile bilinen Sudan’da, Müslüman parası ile Müslümanlar katlediliyor.
Emperyalist ülke vatandaşları 5 yıldızlı turlarla dünyayı gezerken, Müslümanların kan ve barut kokuları arasında perişan bir şekilde göç yollarına düşmesi vicdanları sızlatmaktadır.
Bu manzaraları seyrettikçe, Cumhuriyetimizin bize vermiş olduğu imkânları ve güveni bir kez daha anlıyor, güçlü bir devletin vatandaşları olarak gurur duyuyoruz.
Erdal Güzel 05.11.2025
