DEĞERLER EĞİTİMİ Mİ?
DEĞERLER YİTİMİ Mİ?
Adı Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli. Ne denli iddialı bir başlık değil mi? Sanırsınız ki , eğitimimiz bu yüzyıla damga vuracak denli bilimsel ve çağdaş nitelikte. İnsanlığın gidişini etkileyecek denli araştırmalar yapan, buluşlarıyla çağ atlatacak bir eğitim verildiğini düşündürüyor insana.
Hele bir de " Değerler Eğitimi" adlı ders yok mu? Sanirsiniz tüm öğrenciler, bu ders sayesinde değerlerine sahip çıkıyor.
"Değerler Eğitimi, okulların bünyesinde eğitimin yeniden yapılandırılması için desteklenen ve geliştirilerek uygulanan bir projedir." diye tanımlanıyor . Bu projenin amacı daha huzurlu, mutlu bir dünya, toplum oluşturmak ve birey için ulusal ve evrensel değerlerin ayırdına varan nitelikli insan yetiştirmektir..
Değerler eğitimi, salt kitaplardan okunarak, akademik bilgilerle verilecek bir eğitim değildir. Bilgi ile yüreği birleştirmektir.
İyiyi, güzeli, doğruyu sevdirme, özendirme; yanlıştan, kötüden uzaklaştırma, büyükleri sevme, küçükleri koruma, yurt sevgisi ile dolu, çevre bilinci ile donanmış, kişiler yetiştirme gibi amaçları olan çok yönlü bir eğitimdir.
Uzak görüşlü, kültürel değerlere önem veren, sahip çıkan, sanatı seven, ülkenin çıkarlarını kendi çıkarlarından üstün tutan, çalışkan, dürüst, bilimden ve aydinlanmadan yana bireyler yetiştirmeyi amaçlar.
Değer kavramı, öncelikle genel anlamda kişinin nesne ile ilişkisinden doğan nitelik olarak anlaşılır. Bu anlamda değer öznel bir görüş açısından değerlendirilir. Dolayısıyla değer kişiden kişiye değişse de , farklı anlamlar yüklense de günümüzde daha somut anlamlar içermektedir. Yardımseverlik, doğayı ve insanı sevme, başkalarının haklarına saygı duyma, incelik, dayanışma vb. hep değer kavramı ile anlatılmaktadır.
Bu denli uzun açıklamalardan sonra işin özüne ve yaşamın gerçegine bakalım. Gerçekten, okullarımızda yazıldığı gibi bir eğitim veriliyor mu? Öğrenciler, bu etik değerleri benimsemiş mi? Toplumda bunun karşılığını görebiliyor muyuz?
Öğrencilerimiz, davranışlarında, giyim kuşamlarında, her türlü abartıdan ve aşırılıktan uzak, alçakgönüllü ve ağırbaşlı davranabiliyor mu? Yoksa " sen benim kim olduğumu biliyor musun?" diyerek böbürlenmelere , büyüklenmelere, tepeden bakmalarına mı tanık oluyoruz?
Toplu taşıma araçlarinda , sokaklarda, alış veriş merkezlerinde, okullarda, kaba söz ve hareketlerden kaçınıyorlar mı? Gerek birbirlerine gerekse büyüklerine karşı yeterince saygı duyuyorlar mı? Yoksa yanlarına bir büyük, bir yaşlı, bir engelli yurttaş geldiğinde pencereden dışarı bakanlarla, telefonla oynayanlarla mi karşılaşıyorsunuz?
Gençler, yeteneklerini gosterebilecekleri alanlar( spor salonu, kitaplık, labaratuvar, işlik, sanat merkezleri vb.) bulabiliyorlar mı? Yoksa uygulama alanları salt okul sıraları mı, hurafe eğitimi aldıkları merdiven altı kurslar mı?
Toplumsal kurallara ve yasalara uyuyorlar mı?
Yollarda korna çalmak, sollamak gibi olumsuz davranışlardan uzak duruyorlar mı? Korna çalarak , selektör yakarak insanlari taciz ediyorlar mı? Trafikte zigzag yaparak , şerit degiştirerek insan yaşamını tehlikeye atıyorlar mı? Otobüslerde, metrolarda yaşlı ve engellilere yer vermek gibi anlayışlı tavırlar sergiliyorlar mı?
Pazardan gelen yaşlının elindeki fileyi alıp evine kadar götürmek, karşıdan karşıya geçmek isteyen bir engelliye yardım etmek gibi özverili davranışlar gösteriyorlar mı?
Yaşlılara, engellilere, çocuklara saygılı ve duyarlı davranabiliyorlar mı? Yoksa kendinden küçükleri ezerek, engelli yurttaşlarla alay ederek, yaşlılara saygısızca davranarak kendilerini kanıtlama yoluna mi gidiyorlar?
Bence değerler eğitimi adı altında verilen eğitimle değerler yitirildi. Namus, salt kadının saçına indirgendi. Çalışarak ve emek vererek bir yerlere gelme yerine torpille, kayırma ile bir yere gelmek moda oldu. Liyakatin yerini sadakat, bilgi ve birikimin yerini itaat aldı. Dürüstlük, alay konusu oldu. Çalma, kendine yontma, kısa yoldan köşeyi dönme erdemli davranış oldu.
Örnekleri çoğaltmak olası. Daha yüzlerce örnekleme verilebilir. Önemli olan, eğitimi süslü ve gösterişli sözcüklerle anlatmak değildir. Önemli olan bilgiyi süs olmaktan çıkarıp yaşamın her alanında uygulanabilir olmasını sağlamaktır. Verilen bilgileri içselleştirmek ve ulus yararına kullanmaktır.
Ülkemizin,yurdumuzun değerini bilelim, sevgi, saygı, insan hakları, çevre bilinci, yardımlaşma, dayanışma gibi değerlerimize sahip çıkalım. Değerler Eğitimi diyerek degerlerimizi yitirmeyelim.
Erdemli insan ,emeklisini koruyan ve onlara sahip çıkan, emeğe saygı duyan, değerlerini bilen insandır.
Zeki BAŞTÜRK