Kemal SOLAK

Tarih: 12.07.2024 01:19

1992 DE KONUŞTUKLARIMDAN ÖĞRENCİLERİMİN ALDIKLARI NOTLAR

Facebook Twitter Linked-in

1992 DE KONUŞTUKLARIMDAN ÖĞRENCİLERİMİN ALDIKLARI NOTLAR

(1992 den bir sohbet-1)

Kemal Solak

              Zaman zaman eskilere giden ilişkilerimizde geçmişi bu güne taşıyor, bir kısmı hatıra, bir kısmı halen devam eden + sıyla, - siyle günümüze yansıyan zamanın gündemine damgasını vuran olaylardan 1992 de çizilmiş bir tabloyu demet halinde paylaşmayı uygun buldum. Aktualite dün neymiş, bu gün nedir? Belki buna ışık tutarsa diye günümüze yansıtıyorum. Tamamen sohbet nitelikli, isteyenlerin çağrısı, bazen soruları üzerine, oluşmuş sohbetlerimdir. Vakit ve mekân bu günkü gibi aklımda, Gazi Eğitim Fakültesi'nin bahçesinde, bir öğlen arasıydı, vakit değerlendirmeye yönelik 3-5 kişiyle konuşmalarım genişleyince, sayı da artınca; "hocam boş bir amfide bu sohbeti genişleyebilir miyiz? " teklifiyle uzayan, nihayet bu notlara yansıyan sohbetten kesitler halinde konuşmam, yıllar sonra, benim de çok dikkatimi çekti. Hiç bir harfine dokunmadan 4 sayfalık kayıtlardan veriyorum;

Sayfa 1

                Kelime hazinemiz daraldı, kelimeler düşüncenin tercümanıdır, eski yeni ayırmayanlar ve mesela İngilizler Şekspir ile nesil farkı olmadan konuşup anlaşabiliyorken, ortalama 22 bin kelime kullanıyor. Aynı nesil orta 3. sınıfta Türkçe 3000-4000 kelimeyle sınırlı bulunuyor. İletişim bozuk, kültür dejenere... Karanlık görüntü. Tv adları yabancı. Dilini öğrenmeden, Yabancı dil hevesi... Bilim, düşünce zayıf, bilim dünya sıralamasında geriyiz. Ufku dar siyasetçi, iş-sanayi dışa bağımlı... 91 deki milli geliri yakalamaya çalışıyoruz, geri gidiş var, dünya ilerliyor. Bağımlı ekonomi, İMF ye bağlıyız para veren emir veriyor. Faiz ödüyoruz, borç sabit... Batı felsefesi Türkleri Anadolu'dan sürmeli... Osmanlıya dayatma ile, şimdi aynı tablo Mondros Mütarekesi, Sevr 32. Madde; 1838 Balta Limanı anlaşması... Zam yapın memura para verin dayatması. Bu günkü İMF politikası... Ekonomik çöküntüyle Milletden yönetime nefret uyandırma. Yeni kredi anlaşmaları... Aynı hal şimdi İMF uygulaması... 1838 Balta limanıyla aynı. Bitmez. 2000 lerde ekonomimizle oynanacak, İMF yi bir an evvel kovmak şart . İrak baskısı kobay gibi, finansal, AMA borçla yüklüyor, kapıya bağlıyorlar. 39 senedir imf yle tanıştık. Elini ver, kolunu kapsın. Krize sürüklendik. 60 milyar dolara mal olan hatalar yaptık. Alman seferberliği gibi yağımızla kavrulma, yatırım, alt yapı yol, baraj, enerji, tarım sulamaları. Proje desteği hikâyesi var, kaynak israfı... Getirisi olan balık yetiştiriciliği projesi kabul edilmedi, Beyoğlu'nda mozaik kaldırım yapısı adlı projeye destek verildi. Bu proje neyi üretecek, balık mı yetişiyor bununla? 20 senemiz İMF yle geçti... 18 kere İMF ye gittik 18 anlaşmayla faizlere mahküm olduk. O faizler bize 32 baraj yapardı. İki hızlı tren, 31 tünel yapardı. 33 bin köye elektrik verirdi, 400 bin hektar sulama olurdu. Bütce nin ℅46 sı askeri harcamaya gidiyor. O para Eğitime kaymalı... Asker sigarasıyla gençleri sigaraya alıştırma Özal a kadar sürdü, Batı tekeline para aktı, sağlık giderleri arttı. Nikotine bağlı tedavi paralı olmalı... Genel bir sigara yasağı, kısıtlamalı yerler, salonlar ihdas edilebilir. Askeri bağımsız güç olmalı, , Ege Ordusu gibi, NATO dışında olmak... Batı doğu toplumunu ayaklandırmak istiyor, işsizlik, kavga, yokluk... 42 Afrika ülkesinin toplam geliri, sadece Belçika bütçesi kadar...

                 Batı bu... Afrikanın ℅85 ı İmf ye bağlı uygulama yapıyor... Dayatma borçlandırma ile... Özelleştirme peşindeler... Kenya Kolombiya ya sıcak para giriş çıkışı kolay. Yabancı sermaye kol geziyor. 1358 dolar girer TL olarak 2 senedeki getirisi, Avrupa'da ancak 134 senede kazanılabilir. Serbest ticaret anlayışı ile yatırım üretim yok. Geliri kıs vergiyi topla uygulaması ile yasalar bağımsızlığımızı kısıtlıyor. Etnik çatışmalar ekonomik güçsüzlük üretim kısıtlı.. Şeytan üçgeni.. Borsa Faiz Döviz yerine üretim alın teri, iş, aş... Bu sarmalın çaresidir... Siyasi istikrarsızlık, koalisyonlar, darbeler çöküntü kaynağı. 5 yabancı sermayenin 4 ü şirket, 1i şahısa ait. Borsa bunların elinde. Üretim üretim üretim... Bu şart. İşsizlik önlenmeli... Balta Limanı anlaşması gereği 3 milyon sterlin ihraç ettik 1,5 milyon aldık.. Nakite dönünce, o da 750 ye düşmüş. İşte elimde belgesi dekontu... (bunu göstermişimdir, ama 2022 de elimde yok). Bu şekildeki Balta Limanıyla 1854 borcu 1954 de bitirilebildi. Sonra Gümrük Birliğine giriş 119 milyar kaybımız süreç içinde 150 milyar dolar oldu(ATO kayıtları)...

                 Çare: Siyasi- mali bağımsızlık alacağız. Yerli tek homojen hükumetler bunu yapacak, öyle düzeleceğiz. Üretim, istihdam, ihracat yerli para, tek çare... Bana ne Borsa Dolar oyunlarından.

*Bu sohbetimizin notları katkısız bir şekilde, uzayıp gidiyor... Kısım kısım vereyim. (1992 DEN BİR SOHBET-2 adıyla DEVAM EDECEK)

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —